DOĞUMUNUN YÜZÜNCÜ YILINDA NECATİ CUMALI
KÜLTÜR SANATDeğerli Aydın Kritik okuyucuları, bu yazımda sizlere hepinizin tanıdığı Türk edebiyatının önemli isimlerinden biri olan Necati Cumalı’dan bahsetmek istiyorum.
1921’den 2001’e kadar seksen yıl dünyaya misafir olan Necati Cumalı eserleriyle yaşamaya devam ediyor. 2021 büyük yazarın doğumunun yüzüncü yılı… Cumhuriyet dönemi edebiyatının önde gelen simalarından biri olan yazar, sanat hayatına birçok yazın alanını sığdırarak arkasında, şiir, tiyatro, hikâye (öykü), roman, deneme, senaryo, anı, çeviri ve inceleme türlerinde eser bıraktı.
1949’da başladığı oyun yazarlığı yaşamına, “Boş Beşik,” “Mine”, “Derya Gülü”, Susuz Yaz”, Vur Emri”, “Tehlikeli Güvercin”, “Aşk Duvarı”, “Ezik Otlar”, “Yürüyen Geceyi Dinle”, “Yaralı Geyik, “Dün Neredeydiniz”, “Bir Sabah Gülerek Uyan”, “Vatan Diye Diye” (dram); “Kristof Kolomb’un Yumurtası”, “Kaynana Ciğeri”, “İş Karar Vermekte”, “Nalınlar”, “Masalar”, “Yeni Çıkan Şarkılar Ya Da Juliette”, “Zorla İspanyol”, “Gömü”, “Bakanı Bekliyoruz”, “Devetabanı” (komedi); “Çalıkuşu”(uyarlama) adlı oyunları sığdırmıştır.
Çocukluk yıllarından beri takip ettiği geleneksel Türk tiyatrosuyla, batılı tiyatro yazarlarını ve tekniklerini harmanlayan Cumalı, bu anlamda da kendine özgü bir tiyatro dilini yakalayabilmiş ender oyun yazarlarımız arasındadır. “Boş Beşik” (1949) oyunuyla başladığı oyun yazarlığının aşamaları ülkenin oyun yazarlığının gelişimi ile paralellik gösterir. Teknik olarak yetersiz gördüğü bazı oyunlarını daha sonra tekrar yazmıştır. Bu yönüyle de değişime her zaman açık bir yazar olmuştur.
Üretken bir yazar olan Cumalı, eserlerinde ağırlıklı olarak Ege insanını ve özellikle Urla’yı yaygın bir şekilde yazınımıza katmıştır. Gerçekçi bakış açısıyla kaleme aldığı eserlerinin hala okunuyor olması onun toplumla ne kadar sıkı bağlar kurduğunun en önemli göstergesidir. Sıklıkla sözü edilen “yerelden evrensele” ulaşmanın yolunu göstermiş; özellikle bazı oyunları hem Türkiye’de hem de yurt dışında çeşitli ülkelerde seyircilerin yoğun ilgisine mazhar olmuştur.
Cumalı ele aldığı konular ve onları işlemedeki derinliği ile “ulusal tiyatro”nun oluşumuna büyük bir katkı sunan oyun yazarlarımızdan biridir. İncelemecilerin, Cumalı’nın oyun yazarlığındaki başarısının üzerinde hem fikir olduğu konulardan biri, şiirsel gücünü ve duyarlılığını tiyatroya da yansıtmış olduğudur.
Cumalı, kadın sorunlarını ve kadın kimliğini cesurca işleyen öncü yazarlardandır. Kadının bastırılmışlığına ve ötekileştirilmesine karşı oyunları önemli mesajlar taşır. Oyunlarında kişilerin karanlıkta kalan yanlarını göstermeyi dert edinir. Toplumsal eleştirisini bu perspektiften ilerletir ve eleştirisini oyun kişileri üzerinden açık ve net bir şekilde yansıtır.
Necati Cumalı, bizi bize anlatan bir yazardır. Öykü, roman ve oyunlarından birçoğunun televizyona ve sinemaya uyarlanmasının en önemli nedenlerinden biri, hikâyelerindeki gerçekliktir. Metin Erksan tarafından sinemaya uyarlanan Türk sinemasına Altın Ayı ödülünü kazandıran “Susuz Yaz”ı kim unutabilir ki…
Yaşar Kemal’in ifadesiyle “Yaşlanmaz Şair Çocuk” Nacati Cumalı’yı saygı ve sevgiyle anıyorum...
İlginizi Çekebilir