Çömlekleri ile ünlü Karacasu’da havaların ısınması ile birlikte çömlek ustalarının yoğun mesaisi başlarken vatandaşlar da doğal buzdolabı testi ve küplerden vazgeçmiyor.
Aydın’ın Karacasu ilçesinin önemli geçim kaynaklarından olan çömlekçilik sanatı ustalarının havaların ısınmasıyla birlikte yoğun mesaisi başladı. Buzdolabının olmadığı dönemlerde hemen her evde kullanılan toprak küp ve testiler, günümüzde de kullanılmaya devam ediyor. Doğal ve sağlıklı olmasıyla tercih edilen toprak ürünlere şekil veren ustalar ürün çeşitlerini geliştirerek pazarı hareketlendirmeye çalışırken, vatandaşlar dünyada eşi benzeri görülmeyen kırmızı toprak ile elde edilen ve doğal buzdolabı olarak bilinen Karacasu testisi ve küplerinden vazgeçmiyor. Çocukluğundan beri çömlekçilik ile uğraşan 52 yaşındaki çömlek ustası Ali Bardak ise toprak testilerin doğal filtre görevi gördüğüne dikkat çekerken, yıllardır eşiyle birlikte ekmeğini topraktan çıkararak vatandaşlar için doğal buzdolabı olan küp ve testiler üretiyor.
Küpten içilen suyun lezzetini alanların vazgeçemediğini ifade eden 52 yaşındaki çömlek ustası Ali Bardak; “Şu anda yaz mevsimi başlamak üzere olduğu için doğal buzdolabı yapıyoruz. Yani topraktan küplerin ve testilerin imalatını yapıyoruz. Topraktan yapılan testi ve küpler her şeyden önce sudaki bakterileri toprak emdiği için doğal filtre görevi görüyor. Aynı zamanda gözeneklerden hava aldığı için suyu da soğutma özelliği bulunuyor. Suyun içindeki bakterileri toprak bitiriyor, temizliyor. Çoğu insan testideki suyun lezzetini bildiği için dolaptan değil testilerden içiyorlar” dedi.
“Bin yıl ömrü var”
Topraktan üretilen ürünlerin en az bin yıllık kullanım olduğunu ifade eden Bardak; “Biz ürettiğimiz ürünü ancak bir hafta sonra satabiliyoruz çünkü kuruması ve pişmesi gerekiyor ama yaz boyunca sevkiyatımız oluyor hep. Testi, Küp, güveç, saksı gibi genel ürünlerimiz var fakat isteğe göre de tasarımlar yapıyoruz. Örneğin müzedeki tarihi bir küpün replikasını da yapıyoruz. Bu da ustalık ve bilgi isteyen bir iş. Tarihte ambar olmadığı için toprakların içine buğday, yağ depolamışlar. Bunun için tarihi küplerin de replikalarını yapıyoruz. Bu ürünlerimizi alan bin yıl kullanır. Plastiğin bugün toprak altında 100 yıl ömrü varsa topraktan yapılan ürünlerin de bin yıl ömrü vardır. Kazılardan çıkan binlerce yıllık tarihi küpler de bunun kanıtı yani” dedi.
Çırak bulamadıklarını ve toprak ustasının yetişemediğine de dikkat çeken Bardak; “Lüks hayata alıştık. Çocuklarımız artık lükse alıştılar. Toprağın, tozun içine gelen yok. Bu da yetişen çıraklar olmadığı için her geçen gün ustalar bitiyor, usta kalmıyor demek oluyor” dedi.
“Her zaman eşime destek olurum”
Evlenince işi öğrendiğini ve 29 yıldır eşine destek olduğunu ifade eden 46 yaşındaki Münevver Bardak ise “Havalar ısınmaya başladığı için su testileri ve küpler üretiyoruz. Vatandaşlarımızın sağlıklı, doğal su içmeleri için su testilerinin üretimlerine devam ediyoruz. Daha da yükseltmeye çalışıyoruz. Mesleğe eşimle evlendiğim zaman başladım. Bugüne kadar eşimle beraber çalışıyorum. Eşim doğduğundan beri ben evlendiğimden beri bu işi yapıyoruz. Daha önce bu işi görmemiştim. Afyon’dan bu tarafa gelin gelmek nasip oldu. Her zaman eşime destek oluyorum. Sabah onunla birlikte geliyorum beraber eve gidiyoruz. Çoluk çocuk hep beraber çalışıyoruz, üretiyoruz. Yani ekmeğimizi topraktan çıkarıyoruz. Ağır bir meslek. Toprak çamur olduğu için. Yapabildiğimiz kadar yapacağız artık” dedi.
Yorum Yazın