Örnek: Veli Bey, oldukça yoğun bir bayram geçirdi
Konu komşu, akraba, çoluk çocuk derken, bayramdan geriye
sadece yorgunluk kaldı. Hatta bayramın sona ermesine sevindi bile denilebilir.
Çünkü sahiden de yoruldu, her zaman
sakinliğe alışan bünyesi de neredeyse allak bullak oldu.
Veli Bey bir devlet dairesinde memur. İşbaşı yaptı,
ama kendini yorgun hissediyor, kafası da iyice şişmiş durumda.
Acaba yıllık izin mi alsam diye düşünüyor, bu kez de
eşi ve iki çocuğu hadi bizi tatile götür diyecek.
Bayramda tatil için ayrılan bütçe zaten eridi.
Şimdi kara kara düşünüyor; çocuklar tatil bekliyor Veli Bey kafasını boşaltmayı.
Aslında şanslı birisiniz Veli Bey. Çünkü otuz dakika mesafedeki köyde anneniz babanız var. Tamam bayramda gittiniz ama sabah gidip akşama döndünüz. Hatta büyükleriniz orada kalmadınız diye surat da astılar.
Derim ki izin kullanarak hiç değilse dört beş günlüğüne o köye gidiniz. Bunu kendinizden çok çocuklar için yapınız. Diyeceksiniz ki çocuklar denize gitmek istiyor. Onların önünde uzun bir yaşam var ve denize gidecekleri daha çok zaman ve fırsat olacak. Ama şimdi biraz doğayla iç içe olsunlar. Doğanın o müthiş dengesini, gizemini, döngüsünü yakından takip etme fırsatı bulsunlar. Kapıdaki tavukları, ineği ve köpeği yakından görüp onlarla birkaç günlük de olsa bir bağ kursunlar. Köy evindeki alet edevatı ellerine verin. Bir yeri temizlesinler, bir yeri onarsınlar, iki taşı üst üste koysunlar. Tavuklara ineğe yem versinler, bunları izlesinler. Ahırın kokusunu tanısınlar, köyün tozunu toprağını yutsunlar. Köyde hayatın ne kadar erken bittiğini ve sabahın ne kadar erken başladığını görsünler.
İyi de ben ne olacağım diyeceksiniz. Siz babasınız, siz de evlatlarınızı izleyecek, onlara yol gösterecek, köy hayatıyla ilgili bilmediklerini onlara anlatacaksınız.
Ve şunu hiç aksatmayın. Çocuklar dedeleriyle nineleriyle tahta divanın (taht) üstünde oturup ayran içerek sohbet etsinler. Ninelerinin dedelerinin ellerine yüzlerine uzun uzun baksınlar. İnsan ömrünün sonunda nereye evrildiğini fark etsinler.
Yani siz aslında birkaç günlüğüne çocuklarınız için müthiş deneyimin mimarı olacaksınız. Bu sizin için ayrıca bir mutluluk olacak. Sonra döndüğünüzde kente, kendinize daha çok zaman ayırma fırsatınız olacaktır. Hem böylece eteğinize yapışıp enerjisini bir türlü atamayan çocuklarınızı rahatlatmış, kendi doğalarına döndürmüş olursunuz.
Maalesef baba olmak zor, profesyonel baba olmak daha zor. Ama bir de şöyle düşünün Veli Bey, köydeki yaşlı babanızın siz küçükken size neleri yaptırmaya çalıştığını ve sizin bugün o yaptıklarınızla hayatınıza nasıl bir anlam kattığınız…bir düşünün.
Çocuklarınızın hayatında seyrek ama kalın çizgiler bırakın, derim.
Keyifli okumalar dilerim, iyi haftalar.
